Bizim Başarı Hikayemiz Güven

Korkunç ilk doğum tecrübesinden sonra ikinci çocuğa ben ve eşim asla diyorduk.

ilk doğumda yaşadıklarıma sebep olan rahatsızlık preeklampsi yani gebelik zehirlenmesiydi.doktor kontrolünde olduğum hatta perinatoloji uzmanında takipte olduğum halde gebelik zehirlenmesi olduğum anlaşılamadı..gebelik sürecinde hastalığımın verdiği belirtiler baş gösterdiğin de dahi teşhis konulamadım.artık okadar şişmiş ve yürüyemez durumda kalmıştım ki normal ayak numaram dan 3 numara büyük ayakkabı giyinir olmuştum.doktorum çok kilo aldığımı düşünüyor kötü ihtimalleri değerlendirmeyi gerekli görmüyordu.

İlk gebeliğin verdiği tecrübesizlikle’’ben doktordan daha iyi bilecek değilim ya’’deyip duruma rıza gösteriyordum.ancak çıldırtırcasına ağrıyan ayaklarım ve nefes alamamaktan uykusuz geçen gecelerin sonunda artık dayanamaz duruma geldim ve bir hastaneye gittim beni muayeneye aldılar doğumumun başladığını acil tam teşekküllü bir hastaneye gitmem gerektiğini kaybedecek hiç zamanım olmadığımı heran cocuğun plesentadan ayrılma ihtimali olduğunu ve öyle bir şeyle hastanede olmadan karşılaşırsam benim ve bebeğin yaşamasının imkansız olduğunu söylediler..doktorumu durumdan haberdar ettim ve hemen çalıştığı hastaneye gittim.orada beni riskli gebelerin bulunduğu yere yatış yaptırdılar ve takibe aldılar.normalde doğumuma iki aydan fazla zaman vardı.bu nedenle doğumu önlemek için tedavi uyguladılar. Üç gün yattım doğumu durdurmak için ilaç kullandım ancak hala gebelik zehirlenmesi olduğumun teşhisini koyamadılar..çünkü normalde çok düşük tansiyon taşıyordum hamilelik sürecimde bu değerlerim normal değerlerin çok az üstüne çıktığı için takibimdeki doktor tarafından yüksek olarak değerlendirilmiyor kişiye göre değil kabul görmüş referans aralığında değerlendiriyordu benim kulak uğultum önemsenmiyordu oysaki ben bu tansiyonu taşıyamıyordum.erken doğum tehtidinden yatışım yapılmıştı.Preeklampsi araştırması yapılmıyordu.

Artık nefes alamıyor sürekli oksijene bağlanıyordum..üçüncü gece hiç nefes alamaz hale geldim ve sol gözüme körlük indi bu kezde bronşit olduğumu bu nedenle nefes alamadığımı enfeksiyondan ateşimin yükseldiğini bu nedenle de gözüme körlük indiğini söylediler.. Artık halisilasyon görmeye başladım serumlar veriyorlar ama ben toparlayamıyor daha kötüye gidiyordum taki ertesi sabaha kadar..sabaha karşı beni nst ye bağladılar ve bebeğin kalp atışları kötüleştiğini beni acil doğuma alacaklarını söylediler ..abartısız tam beş dakika içinde epidural anesteziyle beni doğuma aldılar bebek plasenta dan ayrılmıştı doğum gerçekleşti herseyi hatırlıyordum bebeğimi gördüm ve daha sonra kanamanın durdurulamaması sonucu komaya girdim.beş gün yoğun bakımda kaldım ve çok şükür allah beni aileme bağışladı..ben ve bebeğim mucize şekilde yaşama tutunduk.şu an ilk çocuğum altı yaşında yaşadığı talihizlikten dolayı bazı ufak sağlık sorunları oldu.biz bu duruma hep şükrettik çünkü yaşadığım doğum benzeri doğan çocukların acı tablolarla karşılaştıklarına çok rastladık daha kötüsü olmalıydı biz kıyısından dönmüşüz diye düşünüyoruz.ancak yaşadığımız bu talihsizlik sonucu eşim ikinci çocuğu asla istemiyor benim hayati tehlikemden dolayı konusunu bile açtırmıyordu.bense ilk dört yıldan sonra fikrimi değiştirmiş oğlumuzun kardeşleri olsun kalabalık ailede yaşayalım istiyordum.

Bir yıl boyunca hemen hergün bu konuyu gündeme getiriyordum eşimi razı edemiyordum.sonunda çok istediğime inandırarak ve oğlumun takibini yapan çocuk doktorumuzun tedavi sürecimin olabileceğini desteklemesi üzerine onun önerisiyle engin hocamla tanıştık.engin hoca önce genetik testler istedi ve sonucuna göre kanda pıhtılaşmamın oluştuğu ortaya çıktı hamilelik sürecimde onun sözünden çıkmamam gerektiğini ilk gebelik gibi kötü bir tecrübemizin olduğunu olumlu ya da olumsuz tüm sonuçları bana tek tek anlattı ancak söyleyeceği herseyi dinlememi tedavimi harfiyen uygulamam gerektiğini söyledi .birkaç ay sonra hamilelik sürecim basladı korkunç bir psikolojiyle bu yola başladım.

Engin hoca beni okadar yakından takip ediyordu ki tüm psikolojim düzeldi hocama çok çok güveniyordum..en ufak bir şeyde telaş yapıyor sürekli hocamı rahatsız ediyordum..her arayışımda her gidişimde yılmadan psikolojimi çok iyi anladığını yaşadıklarımın ağır badireler olduğunu ama olumlu olmam gerektiğini telkinler vererek beni çok rahatlatıyordu. Dokuz aylık süreyi çok başarılı bir şekilde tamamladık.hiçbir pürüz çıkmadı.doğumun gerçekleştiği gün hersey okadar yolundaydı ki inanamıyordum.

Engin hocanın bu süreçteki desteğiyle oğlumu sağlıkla kucağıma aldım.genel anestezi sonucu uyanma aşamamı ailem kameraya almış ‘’ ben ölmicem bu sefer engin hoca var o beni kurtaracak ‘’diye ağlamışım.bilinç altımda hala ilk doğumun psikoloji sini yaşıyormuşum ancak engin hocama duyduğum o güven duygusu bunu atlatmamı sağlamış.Pozitif yaklaşımıyla ve en düşük ihtimali bile göz önünde tutmasıyla bu süreci başarıyla atlattık..

Çok mükemmel bir hamilelik. Ve doğum hatta lohusalık geçirdim hocam doğumun ertesi bile ilgisini eksik etmedi.
Engin hocamız,eşimin ve benim hayatta çok değer verdiğimiz insanlardan bir tanesi..
Hocam size minnettarız..iyiki sizin gibi insan sevgisi olan bilim insanlarımız var..

Instagram