Alp Bebeğin Yol Hikayesi

Bizim hikayemiz 2006 yılında ilk gebeliğimle başladı. Son derece sorunsuz bir gebelik gecirirken 22. haftada birden doğum sancılarımın başlamasıyla hastaneye başvurduk. Doğumu durdurmak için ilaç tedavisiyle beraber acil serklaj işlemi yapılarak rahim ağzına dikiş atıldı. Ancak 4 günün sonucunda kasılmaların durmaması sebebiyle suyum geldi ve bebeğimi karnımda kaybettik. Herşey son derece yolunda giderken birdenbire böyle bir durumla karsılaşmak hem benım ve eşimin hem de ailelerimizin yıkımına neden oldu. Tam teşhis konulamamıştı, her kafadan ayrı bir ses çıkıyordu. Aynı dönemde kızkardeşim de gebeydi ve onun tavsiyesi ile sevgili Engin Hocamız ile tanıştık.

En kısa sürede bebek istiyorduk gerçekten de 6 ay içinde tekrar gebe kaldım. Şükür ki gebe kalmakta sorun yaşamıyorduk ama gebeliğin ilerleyen her günü bizim için erken doğum tehlikesini arttırıyordu. Engin hocamız koyduğu rahim yetmezliği teşhisi sonrasında 12.haftada önlem amaçlı serklaj yapılmasına karar verdi. Ayrıca şüphelendiği gebelik şekeri de yapılan testler sonucu ortaya çıkmıştı ki bu riski daha da arttırıyordu. Tüm gayretlere rağmen maalesef 20.haftada tekrar doğum sancılarım başladı ve doğum gerçekleşti. Minicik bir kız bebeğimiz dünyaya geldi ancak çok erken doğmuştu ve kuvözde geçen iki gün sonunda bebeğimizi kaybettik. 2006 şubatından sonra 2007 şubatında da tüm çabalara rağmen aynı olayı tekrar yaşamak ve bebeğimizi kaybetmek bizi umutsuzluğa sürüklese de Engin hocamızın telkinleri ve doğru yönlendirmeleri ile bu sıkıntılı dönemi de atlattık. Bu sefer biraz bekleyecektik.

2009 yılında tekrar gebe kaldım. Bu sefer de şeker kontrolü, yatak istirahatı, progesteron ve heparin enjeksiyonlarımızla çok bilgili ve yine herşeye hazırlıklı olarak tekrar hocamızla beraber uzun yolumuza çıktık. Bu sefer rahim ağzına atılan dikişlerden istemiyordum. Yattığım yerden hiç kalkmadan 4 aylık bir dönem geçirdim. Eşim ve doktorum en büyük destekçilerimdi. Herşeye rağmen olmayınca olmuyordu işte. Yine daha önceki 2 gebeliğimde olduğu gibi rahim ağzının birden açılmasıyla birlikte doğum sancılarım tekrar başladı. Bu sefer tamamen umutsuzduk. Rahim ağzı yetmezliği başınıza gelmeden teşhis konulamayan, nedeni tam bilinmeyen ve bir çok ülkede de rahim ağzına atılan dikişlerle çözülmeye çalışılan bir problem ama benim gibi bazı ileri vakalarda yeterli gelmiyor. Ve biz 19. haftada 3. kez bebeğimizi kaybettik. Artık tamam dedim yapılacak bir şey kalmadı. Bu dönemde ABD de yasal olan taşıyıcı annelik seçeneği bile aklımıza geldi. Engin bey ile görüşmemizde bundan sonra artık ne yapılabilir diye sorduğumuzda abdominal serklajın yapılabileceğini ancak riskli bir yöntem olduğunu kendisinin de senelerdir yapmadığını açık yüreklilikle anlattı. Araştırmalarımız sonucunda Chicago’da abdominal serklaj icin kendi yöntemini geliştirmiş olan Dr.Artur Haney ismine ulaştık ve 3. bebeğimizi kaybettikten 20 gün sonra kendisi ile tanışmak için Chicago ya uçtuk. Sonrasında detaylarını Engin Hocamız ile görüşmemiz sonucu aklımıza yatan bu teknik ile ameliyat olmaya karar vererek 3 ay sonrası icin ameliyat günü belirledik. Aralık ayında bizim tercihimizle gebelik öncesi yapılan, sezaryen benzeri bir ameliyat ile rahim ağzına bir bant konuldu.

Haziran ayında tekrar hamile idim ve bu sefer herşeyin daha iyi olacağını hissediyorduk. Gerçektende herşey yolunda gitti ancak gebelik diyabeti problemimiz vardı ve bu sefer çok erken başlamıştı. Engin hocamızın titizliği sayesinde çok kısa sürede farkederek bebeğe bir zararı olmadan hızla kontrol aldık. Gebeliğimin sonuna doğru 31. haftada yine daha önceki gebeliklerimle olduğu gibi sancılarım başladı acil müdahale ile hastaneye yatarak doğum sancılarımızı durdurduk. Ertesi gün taburcu oldum. Doğum yaptığım 38. haftaya kadar deyim neredeyse hep beraber saatleri, günleri ve haftaları saydık. Tüm gebeliğim boyunca herşeyi bizden daha çok düşünen yaklaşımı ile bugün oğlumuz Alp’i sağlıkla kucağımıza aldık. Hepimiz icin gerçekten çok uzun bir yol idi ama tünelin sonunda ışığı görmemizi sağlayan sevgili doktorumuz Engin Bey oldu. Kendisine ve çalışkan ekibine Gülay ve Hatice hemşirelere sonsuz teşekkürler…

Instagram